BEDAVA
Bedava yaşiyoruz, bedava;
Hava bedava, bulut bedava;
Dere tepe bedava;
Yağmur çamur bedava;
Otomobillerin dışı,
Sinamaların kapısı,
Camekanlar bedava;
Peynir ekmek değil ama
Acı su bedava;
Kelle fiyatına hürriyet,
Esirlik bedava;
Bedava yaşiyoruz, bedava.
AH NEYDİ BENİM GENÇLİĞİM
Nerede böyle hüzünlenmek o zaman;
İçip içip ağlamak,
Uzaklara dalıp şarkı söylemek;
Hafta sekiz ben eğlentide;
Bugün saz, yarın sinema,
Beğenmedin Aile Bahçesi;
Onu da beğenmedin, parka;
Sevdiğim dillere destan;
Sevdiğim,
Meyil verdiğim;
Ben dizinin dibinde elpençe divan,
Samanlık seyran.
Nerde,
Nerde,
Nerde böyle hüzünlenmek o zaman!
ISTANBUL TÜRKÜSÜ
İstanbul‘da Boğaz içinde,
Bir fakir Orhan Veliyim;
Velinin oğluyum,
Tarifsiz kederler içinde.
O rumelihisarına oturmuşum;
Oturmuş da bir türkü tutturmuşum;
"İstanbulun mermer taşları;
Başima da konuyor, konuyor aman, martı kuşları;
Gözlerimden boşanır hicran yaşları;
Edalım,
Senin yüzünden bu halim."
"İstanbulun orta yeri sinama;
Garipliğim, mahzunluğum duyurmayın anama;
El konuşur, sevişirmiş; bana ne?
Sevdalım,
Boynuna vebalim!"
İstanbul da, Boğaz içindeyim;
Bir fakir Orhan Veli;
Velinin oğlu;
Tarifsiz kederler içindeyim.
orhan veli
Aglasam sesimi duyar misiniz,
Misralarimda
Dokunabilir misiniz,
Gozyaslarima, ellerinizle?
Bilmezdim sarkilarin bu kadar guzel,
Kelimelerinse kifayetsiz oldugunu
Bu derde dusmeden once.
Bir yer var biliyorum;
Her seyi soylemek mumkun;
Epiyce yaklasmisim, duyuyorum;
Anlatamiyorum